İzolasyon Hi̇zmetleri̇ | OHAS İNŞAAT A.Ş.

İzolasyon Hizmetleri

İzolasyon Hizmetleri

Duvar su yalıtımı söz konusu olduğunda akıllara ilk olarak bina duvarlarının su izolasyonu geliyor olsa da köprü, tünel, viyadük gibi diğer birçok yapı için de duvar su yalıtımı kritik bir öneme sahiptir. Bu nedenle, hayatın pek çok alanında karşımıza çıkan duvar su yalıtımı konusunda derinlemesine bilgi sahibi olmakta fayda var. Ancak duvarlara uygulanan su yalıtımı sürecine değinmeden önce genel olarak su yalıtımına dair bilgi vermek isteriz. Buna göre su yalıtımı, yapıların su ile olası temasında bir bariyer görevi üstlenmesi ve yapının performans kayıplarına engel olması için su yalıtım kimyasalları ile gerçekleştirilen işlemlerdir. Su yalıtımı kimyasalları, yapıyı su ile temas halinde oluşabilecek korozyon, dayanıklılık ve dayanım kayıpları gibi yapı için risk oluşturacak etkenlerden koruma amacıyla özel olarak geliştirilmiştir. Ülkemizde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından Resmi Gazete’de yayımlanan “Binalarda Su Yalıtım Yönetmeliği Usul ve Esasları doğrultusunda yapıların su yalıtım işlemlerinin yapılması gerekliliği bulunmaktadır. Bu yönetmelik, binaların toprakla temas eden temel, döşeme ve bodrum duvarlarında, çatılarında, balkon ve ıslak hacimlerinde yapılacak su yalıtımının esaslarını kapsadığı gibi havuz, su deposu, drenaj gibi akla gelebilecek tüm yapıların su ile temas eden tüm noktalarının da su yalıtımı usul ve esaslarını içermektedir.

Duvar Su Yalıtımı Nedir? diye sorulduğunda zihinlerde ilk olarak bina içerisinde iç ve dış cephede bulunan tüm duvar sistemlerinin imgeleri yankılanır. İç cephede bulunan duvarlar, yapıyı kullanım alanlarına ayırmak için kullanılırken dış duvarlar yapıyı koruyan, dolayısıyla iklim şartlarından da doğrudan etkilenen sistemlerdir.

Duvar su yalıtımı kimyasalları, binanın temelden çatıya kadar olan iç ve dış duvarlarının sudan etkilenmeyen, su ile bina arasında bir bariyer görevi görerek ve olası performans kayıplarının önüne geçen kimyasallardır.

Peki duvar su yalıtımın önemi nedir? Doğru duvar su yalıtımı yapılmadığı takdirde karşımıza çıkacak problemler nelerdir? Bina kurulumunda toprak ile bina arasında su yalıtımı sürecinin doğru şekilde tamamlanması, bina için hayati önem taşımaktadır. Binanın nemden, rutubetten, bitki köklerinden dolayı zarara uğramaması için bina ile toprak arasındaki temel ve perde duvarlarının doğru bir su yalıtım malzemesi ile korunması gerekmektedir. Aksi takdirde bina, temelden sürekli suya maruz kalacak ve temelden korozyona uğrayarak çürümeye başlayacaktır. Bu performans kaybı ise geri dönüşü olmayacak sonuçlara neden olacaktır. Dış duvar sistemlerinde pencereler önemli bir alan kaplamaktadır. Su ile iç alan arasında doğrudan bir geçiş yaptıkları için dış duvar sistemlerinin kurulumu aşamasında su yalıtımının uygun şekilde tamamlanması gerekmektedir. Pencere kurulumu sırasında duvar ve pencere kenarlarında doğru bir su yalıtımı uygulanmaz ise su, bina içerisine doğrudan girmekte bu da performans kayıplarına neden olmaktadır. Duvarların iç alanlarında nemden, olası su sızıntılarından kaynaklı rutubet oluşabilmekte, bu durumun ilerlemesi durumunda bakteri ve mantar oluşumu söz konusu olmaktadır. Bu biyolojik oluşumların da doğru bir duvar su yalıtım malzemesi ile onarılması gerekmektedir. Dolayısıyla bunlara benzer şekilde binaya ve insan sağlığına zarar verecek oluşumların önüne geçilmesi için kurulum aşamasında doğru su yalıtım malzemeleri ile çalışılması gerekmektedir.  

Binalarda Temel Su Yaltımının (İzolasyonunun) Önemi: Yapılarda hayati önem taşıyan su yalıtım uygulamalarının başında temeller gelmektedir. Türkiye'deki binaların büyük kısmının temellerinde su yalıtımı bulunmaz. Halbuki su yalıtımı yapılmasının amacı, yapıların temellerde bulunan taşıyıcı elemanların sudan korunmasıdır. Çünkü, toprağın nemi, yeraltı suları ve zeminde biriken yağmur suları, temelde bulunan taşıyıcı elemanlar için hayati tehlike arz eder. Betonarme yapı elemanında bulunan beton ve çelik, su ile temas ettiğinde korozyon oluşur.

Korozyon (paslanma) Nedir? Korozyon basitçe çeliğin paslanması demektir. Paslanan çelik mukavemetini 10 yıl içinde %60’dan fazla kaybeder. Su ya da nem etkisi sonucunda hacmi artar ve içinde bulunduğu betona zarar verir. Sonuçta temelde bulunan taşıyıcı elemanlar gücünü kaybeder ve yapı depreme karşı korunaksız hale dönüşür. Korozyonu önlemenin tek yolu temellerde doğru su yalıtım uygulamaları yapmaktır.

Temellerin Hangi Bölümlerine Su Yalıtımı Yapmalıyız? Eğimli ve zemin suyu olmayan yerlerdeki yapılarda sadece temel duvarlarında yalıtım yapılmasının yeterli olacağı düşünülse de, suyun ne zaman nereden çıkacağı belli olmadığından bunun garantili bir uygulama olduğu söylenemez. Bu nedenle temellerde, yapının toprak altında kalan tüm yüzeylerinin su geçirimsiz hale getirildiği, bohçalama olarak adlandırdığımız temel yalıtımı uygulaması yapılmalıdır. Yapı temel hafriyatı yapıldıktan sonra temellere gelebilecek suyun birikmemesi için, yüzeysel veya çevresel drenaj sistemi yapılmalıdır. Bunun yapılmaması halinde, biriken suların oluşturacağı basınç, binanın düşeyliğinin bozulmasına neden olabilir.

Bina Temellerinin Sudan Etkilenmemesi İçin Neler Yapılmalıdır? Temellerin sudan etkilenmemesi için, su yalıtımını temelin dışından yapmamız gerekir. Bunun için de temel betonundan önce, üzerine yalıtım malzemelerini uygulayacağımız yaklaşık olarak 10cm kalınlığında demirsiz betonu yani grobetonu dökmemiz gerekir. Su yaltımı yapılmadan önce grobeton yüzeyi temizlenmeli ve pürüzsüz bir hale getirilmelidir. Su yalıtımı için bitümlü membranların kullanılması durumunda grobeton üzerine soğuk uygulamalı astar emülsiyonu sürülür. Bu astarın amacı yapılacak olan bitümlü membranın betonarme yüzey ile tamamıyle birleşmesini sağlamaktır. Astarın tamamen kurumasının ardından iki kat bitümlü membran, enine 10 santimetre, boyuna ise 15 santimetre üst üste bindirilir ve şalümo ile ısıtılarak yapıştırılır. Yalıtım mekanik etkilere karşı korunduktan sonra önce temel betonu dökülür.   Betonarme perdelerin inşa edilmesinin ardından düşey yüzeylerde yine aynı uygulama gerçekleştirilir. Perdelerdeki su yalıtımı uygulaması bittikten sonra ise toprak dolgu öncesi, su yalıtımını mekanik etkilere karşı koruyacak bir malzeme kullanılması gerekir. Bu amaçla genellikle yüksek yoğunluklu polietilenden mamul kabarcıklı drenaj örtüleri, hem zemin sularının hızlı tahliyesi için hem de yalıtımı korumak için tercih edilirler. Bu uygulamalar sonucunda yapınızın temelleri mukavemetini uzun yıllar hiç kaybetmeden sürdürür ve yapınız olası bir depreme karşı korunmuş olur. Unutmayalım ki deprem değil, korozyon öldürür.

İzolasyon Hizmetleri ile ilgili daha fazla bilgi almak, detaylı fiyat bilgisine ulaşmak ve işçilik hakkında bilgi edinmek için Ohas İnşaat A.Ş. ile iletişime geçebilirsiniz.